A
Admin
Yönetici
Yönetici
Yaklaşık bir buçuk senedir çalıştığım, her köşesinde ayrı bir emeğin, her satırında özverinin olduğu Son Mühür gazetesinde, 28 Nisan Pazartesi günü unutulmaz anlarından birini yaşadık. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından ben ve benim gibi emek veren bir kaç arkadaşımın daha basın kartı onaylandı. Burada zaman zaman eleştirildim, bazen desteklendim, ama hep samimi oldum. Her yazıda biraz daha olgunlaştım, biraz daha kendi sesimi buldum. Gazetecilik, bana yalnızca bir meslek değil, bir yaşam biçimi oldu. Emek kendini gösteriyor Bu noktaya gelmek kolay olmadı. Kimi zaman belirsizliklerle, kimi zaman yorucu tempoyla mücadele ettiK. Ama yılmadıK. Çünkü biliyorduK ki, emek zamanla kendisini gösterir. Bu mutluluğu yalnız yaşamıyorum. Benim gibi bu mesleğe gönül vermiş birkaç arkadaşım daha basın kartlarını aldı. Hepimizi tek tek tebrik ediyorum. Çünkü biz bir ekibiz, çünkü bu başarı yalnızca bireysel değil, kolektif bir emeğin ürünü. Ve şimdi bu çabanın karşılığını alıyor olmanın haklı gururunu taşıyoruz. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Gazetecilik de pek çok emek işi gibi, başlangıçta görünmezdir. Görülmek için çaba ister. Ama zamanla derinleşir, emeğin sesi yükselir... Basın Kartımızı 1 Mayıs’ın hemen eşiğinde almak, bana bir şeyi daha hatırlattı... Her meslek, emek ister. Her hak, mücadeleyle alınır. 1 Mayıs’ta emeği kutlarken, biz de kalemiyle mücadele edenlerin emeğini görünür kılmak istiyoruz. 1 Mayıs, sadece fiziki emekle çalışanların değil duygusal ve haberci emeğin de günüdür. Kalem tutan ellerin, kamera taşıyan omuzların, klavye başında direnen parmakların da bayramıdır. Bugün hala gazeteciler baskıya, sansüre, güvencesizliğe karşı mücadele veriyor. Tıpkı hakkı için direnen her işçi gibi… Bizler sadece olup biteni yazmıyoruz. çoğu zaman direnişlerin, adaletsizliklerin, umutların tanığı oluyoruz. Arkadaşlarım gece gündüz demeden işçiden önce bir grevde... Bir yürüyüşte, en önde bizim kameramız titrer. Kimi zaman hedef oluruz, kimi zaman susturulmak isteniriz. Ama yine de sorarız: “Neden yürüyorsunuz?” Çünkü bilmek, bildirmek bizim işimizdir. 1 Mayıs, sadece meydanlarda değil, haber masalarında da yaşanır. Bugün emek veren her gazeteci, emeğinin karşılığını sonuna kadar almayı hak ediyor... Ve bizler biliyoruz ki Emek kutsaldır, basın özgürlüğü de emeğin en yüksek sesidir. Tekrar görüşünceye kadar hoşça kalın...